Madame Coco Kimin?

Ev tekstiline ilgi duyan arkadaşlar bilirler son yıllarda adım başı Madame Coco mağazası görmekteyiz. Fransız country tarzda hizmet veren bu marka sizce de tuhaf bir biçimde hızla büyümedi mi? Önceleri bir kaç mağazası ile adından söz edirken şimdi yaşadığım şehirin her köşesinde denk geldiğim Madame Coco mağazaları vitrin dekorasyonu ve alışık olmadığımız konseptiyle beni kendine çekmeyi her seferinde başarıyor. Hiç bir şey almasak dahi ''bir bakıp çıkalım yeni neler varmış?'' dedirten Madame Coco özellikle evli bayanların en uğrak noktası haline geldi. ''Ah benimde bir markam olsa, hemen büyüsem ismim duyulsa'' diye kendi markasını oluşturma girişiminde bulunmak isteyen arkadaşlar varsa ( Herkes hayatta en az bir kez kendi markasını kurmayı düşünürmüş araştırmalara göre) Madame Coco markası bence marka yönetimi noktasında örnek alınabilecek bir yükseliş gerçekleştirdi. Önce markayı tebrik ediyorum ve biraz bahsetmek istiyorum hikayesinden.

Madame Coco markasının kurucusu İlhan Tanacı. İsmini daha önce English Home'dan duyanlarınız vardır. Çünkü Aydın Holding'e satmadan önce English Home markasının da sahibiydi. Ancak 2008 krizinden etkilendiğinde markayı satma gereği duyan İlhan Tanacı Madame ve Coco sözcüklerini Fransız tarzı bi hava vermek için ne kadar doğru seçmiş. Çünkü tabelayı gören herkes onun bir Fransız markası olduğunu rahatlıkla hisseder. İnternet sitesi ve mağaza dış cephesini gözlemlediğinizde Fransız markası ev tekstili ürünlerin satıldığını düşünürsünüz ilk bakışta. Mağazaya sık uğrayan biri olarak biliyorum ki dört mevsim lavanta kokusu hakim ve mutlaka lavanta keselerine yada lavanta içeren ürünlere mutlaka rastlarsınız.

Aslında Madame Coco hakkında ufak bir araştırma yaptığımda ürünlerinin kendi üretimi olmadığını öğrendim. Bir çok ürününü, dışarıdan firmalara itinalı seçimleri sonucu tedarik ettiriyormuş. Herşeye rağmen bize bu hissi uyandırarak her seferinde alışveriş yapma isteği yaratan bu markanın sahibinin pazarlama zekasını yürekten tebrik ediyorum. Pazarlama dersleri her zaman ilgimi çekmekte ve hocamın hep üzerinde durduğu doğru konumlandırmanın önemi denen şey bence tamda bu.

Doğru konumlandırmayı başaran bir marka en az konumlandırma kadar isme de önem vermelidir. Doğru isim uzun vadeli bir marka için en önemli kural. Fransız tarzda ürün konseptine sahip bu markanın isminin Fransızca sözcüklerden gelmesi gerekiyordu elbette. Madame sözcüğü kadını belirtirken Coco sözcüğü Coco Chanel gibi bi ikondan esinlendiğini düşünüyorum. İkisini birleştirmesi kulağı hiç rahatsız etmiyor. İnsanlar zaten bu iki sözcüğe oldukça aşinaydı. Ayrıca, sanki üst sınıfa hitap eder bi hava yaratmış daha en başından.

4P üzerinden ilerlemişken (product, price, place, promotion) mağaza tasarımından ve planlamasından da söz etmek istiyorum. Bazı markalar vardır tasarımını değiştirir, fiyat etiketlerinin yazı stillerini, rengini değiştirir, amblemini değiştirir, raflarını değiştirir yada tarzını. Madame Coco en başta ne ise o. 3 yılda 130dan fazla mağazaya ulaşmış bu marka her girişimde aynı tarzda ürünlerle karşılıyor beni. Günümüz ev hanımları artık beğendiği her ürünü almaktansa birbirine uyumlu ürünlerle bütünleşmiş bir ev tekstiline ilgi duyduğundan bu mağaza ihtiyaçları kolay yoldan ve uyumla beraber tatmin etmektedir tüketicilerini. Böylece planlamada da ne kadar iyi olduklarını gördük.

Ne zaman gitsem özellikle havluları ve porselen aksesurları en çok ilgimi çeken kısımlar oluyor. Havlularda her zaman %50 + %20 indirime mutlaka denk gelen ben aynı şeye hiç porselen aksesuarlarda denk gelmedim. Bunun sebebi şu ; en çok satan ürünlerin zaten erimesi ve asıl karın buradan sağlanması, erimeyen ürünlerinse bu tarz büyük indirimlerle eritilmesi. Şahsen ben her gördüğü indirime atlayan NORMAL bir kız olarak indirimli ürünleri alayım derken bir kaç parça da yeni sezon ürüne nasıl oluyorsa atlıyorum. Adamların da amacı tamda bu işte. Bravo ama bir Türk markasının yükselişi kendi cüzdanımı eritse de hoşuma gitti.

Şimdi alanında en çok satışa ulaşan bu markanın bakıyorum da rakibi yok gibi. Chakra , Özdilek , Brillant gibi konsept markalar yanından bile geçemiyor. English Home'dan hiç bahsetmeyelim çünkü şuan bakıldığında Madame Coco satışları onu da geride bırakmış durumda. Benim tuhafıma gidense zaten neden İlhan Tanacı ile zamanında sözleşme yapmamış olmaları. ''Abi sen bize English country tarzda mağazayı sattın ama şu kadar yıl konsept mağaza açamazsın, şu zamana kadar bu sektöre el atamazsın'' gibi bir şey neden imzalamadıkları. İlhan Tanacı Madame Coco'yu şimdi satsa yerine yine bir ikamesini bulur ve yürür diye düşünüyorum.

Markanın swot analizini yapmışken bir kaç olumsuzluğundan da ufak bahsetmek istedim. Öncelikle rahatsız eder şekilde sık mesaj atmaları, şahsen sitesinden alışveriş yapmasamda sipariş veren yakınlarımdan duyduğum kadarıyla ürünün geç ulaşması. İnternet sitesinde marka detayından, kime ait olduğundan vs bahsetmemeleri bir diğeri. Suratı asık mutsuz personellerine de uyarıyı çekerse eğer bence büyük bir kusuru yok gibi. Markanın yolu açık olsun. Geleceğin işletmeci adaylarına da umarım ufak da olsa fikir vermiştir bu yazı.

Merve Yıldız